Konu: Gökte melekler ağlaştı, kalmadı bir tanesi Perş. Tem. 15, 2010 11:42 pm
Görmeden âşık olmuşum Muhammed'in adına Ey Hüdâ’m beni kavuştur âline ashabına Duysanız can mı dayanır Fatıma'nın feryadına Nasıl kıydın ey Yezit, Ali evladına Öyle hakaret mi olur âline ecdadına Ne yüz ile sen varacaň ol Rasül’ün katına
Çektin asker, bindin ata, Şâh'tan aldın meydanı Zulumette koyayazdın ey Yezit sen cihanı Kestiler kellelerin yere akıttın kanı Ol kanda türlü koku var hem de cennet reyhanı Sabah ol mahşer gününde kurarlarsa divanı Allâh’ına kul olanlar seyreder ol meydanı
Kestiler kellelerini, kana gark oldu gubar Vurdular darbelerini, dîdeleri kan ağlar Nerde Ali, nerde Abbas, ol çalınan zülfikar Yerde gökte cennet ehli karalar bağladılar Duysanız can mı dayanır sübyanlar feryadı var Kanlı gömlek elinde Fatıma-yı Zehra da var
Ey Yezit! Senin elinden, dedi kavmin el-aman Her tarafı asker doldu, kurdular ulu divan Ol Hüseyin'in zahminden ağlaşır bütün cihan Ol Rasül’ün ruhu geldi, görünür ona âyan Hem Ali hem de Abbas geldi, ol Hamza pehlivan Kestiler kellelerini Şam’a oldu armağan
Ey Yezit! Devran-ı dünya... Sana kalır mı cihan? Ey Yezit! Senin kalbinde yok mu zerrece iman? Toplandı Hüseyin kavmi, yola oldular revan Zulmet bürüdü cihanı, kara oldu âsuman Bu hâli böyle görünce sızlaşır bütün cihan Diktiler süngüde kelle, ol Yezit’e armağan
Feryad figan ediyor hem de ol şahın hanesi Zulumette koyayazdın güneşin pervanesi Hem sedeften halk olundu hem de ol dürdanesi Gökte melekler ağlaştı, kalmadı bir tanesi Vurdular zahimlerini, sızlıyor şah yaresi Susuzluktan şehit oldu ol ciğerler pâresi