Mesaj Sayısı : 425 Yaş : 50 Nerden : istanbul Teşekkür Sayısı : 397 Kayıt tarihi : 21/12/08
Konu: Allah için sevmenın devamı C.tesi Ocak 31, 2009 2:26 am
– Ey Allah'ın Resûlü, vi ben şimdi sizi canımdan da daha çok seviyorum, diyince, Peygamberimiz: – İşte ya Ömer, şimdi olgun mü'min oldun.15 Peygamber sevgisi Allah sevgisinden sonra gelir. Peygamberi sevmek, Allah'ı sevmek demektir. Alimleri, müttakileri ve hayır sahiplerini sevmek de böyledir. Zira sevilenin sevgilisi de sevilir. Sevilenin elçisi de sevilir. Sevileni seven de sevilir. Burada gerçekte sevilen yalnız Allah'tır. O'ndan başka gerçek sevgiyi hakeden yoktur. Bunu şöyle bir örnekle açıklayalım: İnsan için ilk sevilen şey kendi nefsidir. Kişinin kendi kendini sevmesi demek, varlığının devamını istemesi ve yok olmaktan hoşlanmaması demektir. Bu, yaratılışta insanda var olan bir özelliktir. Aslında insanda var olan bu duygu, Allah'ı sevmeyi gerektirir. Çünkü kendisini ve Rabbini bilen, varlığının devam ve kemalinin kendisinden değil, Allah Teâlâ'dan olduğunu anlar. Onu yoktan var eden, yaşatan O'dur. Çünkü varlıklar arasında varlığı zatının gereği olan ve var olmakta hiçbir şeye ihtiyaç duymayan yalnız Allah Teâlâ'dır. O'ndan başka her şey O'nun kudreti ve yaratması ile vardır. Bunun böyle olduğunu bilen kimse elbette kendisini var edeni ve her şeyi ona vereni sever, sevmesi gerekir. O'nu sevmemesi, kendini ve Rabbini bilmemesinden ileri gelir. Sevgi, bilginin meyvesidir. Bilgi olmazsa sevgi de olmaz. İnsan annesini-babasını sever. Niçin sever? Çünkü onlar onun var olmasının sebebidirler. Ayrıca da onu yetiştirip büyütmüşlerdir. Bunun için anne ve baba sevilir. Halbuki insanı yaratan Allah'tır. Anne ve babayı onun var olması için sebep kılan da O'dur. Anne ve babaya çocuk sevgisini veren de yine O'dur. Hayvanlara bile bu sevgiyi vermiştir. Peygamberimiz buyuruyor:
"Allah Teâlâ rahmeti yüz parça yaptı. Doksan dokuz parçasını kendi yanında tuttu, bir parçasını yeryüzüne indirdi. İşte bu bir parça rahmet sebebiyle bütün yaratıklar birbirleriyle sevişirler. Hatta kısrak yavrusunu emzirirken dokunur korkusu ile bir ayağının tırnağını yukarı kaldırır."16 Evet, Peygamber sevgisi Allah sevgisinden sonra gelir. Onu seven ve sünnetine uyan, dünyada olduğu gibi ahirette de mutlu olacak, onunla birlikte cennete girecektir.
Enes b.Malik (r.a.) anlatıyor: Bir defa Peygamberimizle birlikte mescidden çıkıyorduk. Mescidin kapısında karşımıza bir adam çıktı ve: – Ey Allah'ın resûlü, kıyamet ne zaman kopacak? diye sordu. Peygamberimiz: – Sen kıyamet için ne hazırladın? buyurdu. Adam: – Ey Allah'ın Resûlü, ben kıyamet için çok namaz, oruç ve sadaka hazırlamadım, ancak ben Allah'ı ve Peygamberini severim, dedi. Bunun üzerine Peygamberimiz. – O halde sen sevdiklerinle beraber olacaksın, buyurdu.17 Konu ile ilgili olarak Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulmuştur: ''Kim Allah'a ve Peygambere itaat ederse işte onlar, Allah'ın kendilerine nimet verdiği Peygamberlerle, sıddıklarla, şehitlerle, iyilerle birlikte olacaktır. Bunlar ne güzel arkadaştır."18 Az önce Allah ve Peygamber sevgisinin imandan olduğunu söylemiştik. İnananlar da birbirini sevmedikçe gerçek anlamda mü'min olamayacakları Peygamberimiz tarafından bildirilmiş ve şöyle buyurulmuştur.
"Nefsimi kudret elide tutan Allah'a yemin ederim ki, siz, iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de olgun mü'min olamazsınız. Size bir şey söyleyeyim, onu yaptığınız zaman sevişirsizin: Aranızda selâmı yayınız."19 Mü'minler, birbirlerini Allah için sevmelidirler. Allah için olmayan sevginin Allah katında bir değeri yoktur. Birbirlerini Allah için değil de şahsî çıkar uğruna sevenlerin kıyamet günü birbirlerine düşman olacakları Kur'an-ı Kerim'de bildirilmekte ve şöyle buyurulmaktadır.
“O gün Allah'tan korkanlar hariç, birbirine dost olanlar düşmandırlar."20 Allah ve Peygamber sevgisi ile birbirini sevenler, birbirlerine karşı saygılı davranırlar. Birbirlerine haksızlık yapmaktan, birbirinin zararına olacak tutum ve davranışlardan sakınırlar. Kendileri için arzu ettikleri iyilikleri sevdikleri için de arzu ederler. Birbirlerine daima iyi ve yararlı öğütlerde bulunurlar. Felâket zamanlarında birbirlerine yaklaşır, üzüntülerini paylaşırlar. Muhtaç iseler ellerinden gelen her türlü yardıma koşarlar. Değerli mü'minler, kıyamet günü en üstün dereceyi, Allah sevgisi ile birbirlerini sevenlerin alacağı müjdelenmiştir. Muaz (r.a.) diyor ki: Peygamberimizin şöyle buyurduğunu işittim:
Allah Teâlâ, "Benim hoşnutluğum uğrunda sevişenler için, Peygamberlerin ve şehitlerin bile imrenecekleri derecede nurdan kürsüler vardır.”21 Görülüyor ki, Allah sevgisi, dünya ve ahiret mutluluğunun vesilesidir. Allah sevgisi etrafında birleşmemiz ve bu sevgi ile birbirimizi sevmemiz, Allah'ı razı edecek bir davranış olacaktır.
Allah'ı Sevmenin Belirtisi Nedir? Allah'ı sevmek, O'nun gönderdiği son Peygamber Muhammed Mustafa (s.a.v.)'e uymakla olur. Peygamberimizi örnek almayan, onun sünnetini uygulamayan kimsenin, Allah'ı seviyorum, demesinin bir anlamı yoktur. Kur'an-ı Kerim bu konuda şöyle diyor:
''(Ey Muhammed) de ki: Eğer siz Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah bağışlayıcıdır, merhamet edicidir ."22 Evet, insanın sadece, Allah'ı seviyorum, demesinden bir şey çıkmaz. Kişinin sözünden çok işine bakılır. Allah'ı sevmek demek, O'nun Peygamberini de sevmek demektir. Peygamberi sevmek demek ise, onun izinden gitmek ve her işte onu örnek almaktır. Değerli mü'minler, Allah'ı seveni, Allah'a itaat edeni Allah da sever, başkalarına da sevdirir. Ebû Hureyre (r.a.) anlatıyor: Peygamberimiz şöyle buyurmuştur.
"Allah Teâlâ bir kulunu sevdiği vakit, Cebrail (a.s.)'a, "Allah filanı seviyor, onu sen de sev'' diye emreder. Cebrail de onu sever ve gök ehline, "Allah filanı seviyor, siz de onu seviniz'' diye seslenir. Bunun üzerine göktekiler o kimseyi severler. Sonra da yeryüzünde onun sevgisi kalplerde yerleşir."23 Görmediğimiz İslâm alimlerine duyduğumuz sevgi ve saygının sebebi bu hadisi şerifte açıklanıyor. Son olarak şunu söyleyelim ki, Allah'ı seven, O'nun Peygamberini de Allah'ın sevdiklerini de sever. Ne mutlu Allah sevgisi gönlünde yer etmiş olanlara ve yine ne mutlu Allah için, O'nun rızasını kazanmak için birbirini sevenlere. Konuşmamı, Ebû Hureyre (r.a.)'nin rivayet ettiği bir hadisi şerif ile bitirmek istiyorum. Peygamberimiz buyuruyor:
"Allah Teâlâ kıyamet gününde: "Benim için sevişenler nerededir? Onları gölgemden başka gölge bulunmayan bir günde arşımın gölgesinde gölgelendireceğim'', buyurur.
berfin TecrubeLi ÜyE
Ruh HaLi : Hangi ülkedensiniz : Mesaj Sayısı : 1060 Teşekkür Sayısı : 1847 Kayıt tarihi : 01/11/08
Konu: Geri: Allah için sevmenın devamı C.tesi Ocak 31, 2009 2:32 am