.Sözüm Ona.
OOO KİMLER GELMİŞ
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Image-6F24_4B24C70E
Lütfen Giriş Yapınız,Yada Üye Olunuz!
Umarız Forumumuzda İyi vakit geçirirsiniz...


.Sözüm Ona.
OOO KİMLER GELMİŞ
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Image-6F24_4B24C70E
Lütfen Giriş Yapınız,Yada Üye Olunuz!
Umarız Forumumuzda İyi vakit geçirirsiniz...


.Sözüm Ona.
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

.Sözüm Ona.

.____ SÖZÜM ONA ____.
 
AnasayfaKapıGaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yapİLetiŞiM
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
Giriş yap
Kullanıcı Adı:
Şifre:
Beni hatırla: 
:: Şifremi unuttum
En son konular
» Trabzonspor ADANADA puansız Kaldı
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimeCuma Ekim 06, 2023 8:38 am tarafından Muhtesim

» Fırtına Adana'da Esemedi
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimeCuma Ekim 06, 2023 8:36 am tarafından Muhtesim

» spartak trnava 1 - 2 Fenerbahçe
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimePerş. Ekim 05, 2023 10:08 am tarafından Muhtesim

» Fenerbahçe 5 - 0 Rizespor
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimePaz Ekim 01, 2023 8:41 am tarafından Muhtesim

» Adana Demirspor beşiktaşı farklı yendi
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimeCuma Eyl. 29, 2023 7:25 am tarafından Muhtesim

» Makber Hafız Burhan
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimeSalı Eyl. 26, 2023 9:40 am tarafından Muhtesim

» Emir Sultan Kümbeti ve Camii /ahlat /Bitlis
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimePtsi Eyl. 25, 2023 7:54 am tarafından Muhtesim

» Selçuklu Mezarlığı / ahlat / Bitlis
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimePtsi Eyl. 25, 2023 7:48 am tarafından Muhtesim

» Eski Mardin
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimePtsi Eyl. 25, 2023 7:41 am tarafından Muhtesim

» Esenlik Köyü (ABRİ) CAMİİ /MUŞ
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimePtsi Eyl. 25, 2023 7:35 am tarafından Muhtesim

En iyi yollayıcılar
Muhtesim
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
berfin
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
karanfil
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
Necati
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
hzn
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
SusKun
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
Aslı
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
ela-gözlüm
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
buket_07
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
Şamil
İslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_lcapİslam'ı örnek alamaz mıyız? I_voting_barİslam'ı örnek alamaz mıyız? Vote_rcap 
Anahtar-kelime
değilim sıcak hatırla odun yalnızlık sarı 2022 elveda kadın beden muhtesim Dost neden paint özgürlük mutluluk bahar sevgi 2023 zorunlu yorumsuz papatya şair sevmek belkide SosyoLoji
SAAT
NAMAZ ÖĞRENİYORUM
NAMAZ HABERLERİ
  SİTENE EKLE
SİTENE EKLE
Kur’an-i Kerim OgReN
www.baktube.tr.gg
sitene ekle
İstiklal Marşı
İSTİKLAL MARŞI

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal...
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı:
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Mehmet Akif Ersoy


GüNüN SöZü
Ads

    No ads available.



    Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder
     

     İslam'ı örnek alamaz mıyız?

    Aşağa gitmek 
    2 posters
    YazarMesaj
    Muhtesim
    Admin
    Admin
    Muhtesim


    Ruh HaLi : İslam'ı örnek alamaz mıyız? Sessiz10
    Hangi ülkedensiniz : İslam'ı örnek alamaz mıyız? Turkey-1
    Mesaj Sayısı : 4379
    Nerden : istanbul
    Teşekkür Sayısı : 10146
    Kayıt tarihi : 30/10/08

    DoSt GüLLeRİ
    ŞİİRLERİM: 22

    İslam'ı örnek alamaz mıyız? Empty
    MesajKonu: İslam'ı örnek alamaz mıyız?   İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimeSalı Mart 31, 2009 10:18 pm

    Alman yazar Stefan Weidner Frankfurter Allgemeine gazetesinde yer alan makalesinde Sekülarizmi ve Batı’nın laiklik algısını masaya yatırdı.

    Emine K. Arslaner'ın Haberi:

    Weidner makalesinin başlığında “İslam’ı örnek alamaz mıyız?” diye sordu ve 'Din ve devlet işlerinin ayrılması artık mümkün değildir' dedi. “Müslümanlar bir vizyon sahibi olmaları hasebiyle Avrupalılar’dan daha çağdaşdırlar” cümlesiyle noktalanan bu enteresan makaleyi sizler için çevirdik.

    Sekülarizm’e son verelim

    İslam’ı örnek alamaz mıyız?

    Din ve devlet işlerinin ayrılması artık mümkün değildir.

    Stefan Weidner*

    Yaygın bir görüşe göre, İslam’ın siyasi anlamda bir kirliliği vardır. Bulaşma riski taşıdığı için değil... Bariz bir şekilde dini siyasetten ayrı tutmadığı için, Şeriat’ı imani ve beşeri bir kanun olarak sunduğu için ve bunların doğal sonucu olarak, inanan bir müslümanın en azından teorik olarak bizim seküler hukuk devletimizle problemler yaşaması zaruri olduğu için, islam’ı oldukça sağlıksız buluruz. Gerçi İslami bilimler, müslümanların aslında dini ve evrensel iktidarları ayırmayı tam olarak bilmedikleri konusunda şüpheler taşıyorlar. Biz bu iddiayı önce bir kenara koyalım. İslam’da “din ve devlet işlerinin ayrılması” meselesinin çözümü son tahlilde, bizim tercih ettiğimiz siyasal konseptleri bu dinde de bulabilmemize bağlıdır. Bu mümkün olsa bile, ortaya çıkan tablo birbirinden gayet farklı iki ayrı esinlenme olacaktır.

    Şu gerçeği göz önüne alalım: İslam’da en azından çok ciddi bir 'özel ve kamusal alan' ayrımı vardır. Kadının örtüsü, dışardan gayet mütevazi lakin asıl görkemini içerde teşhir eden geleneksel İslam mimarisi günümüze kadar bu ayrımın en sadık şahitleri olmuşlardır. Evet, İslam’da mahremiyetin kutsallığı, Batı’da kabul edilen kriterlerden çok daha yükseklerdedir.

    İslam’da gerçekten yetersiz bir din ve siyaset ayrımı bulunduğunu kabul edelim ve bu kabülü, kendi siyaset ve din anlayışımız üzerinde düşünmek için bir teşvik addedelim; bizdeki din ve siyaset ayrımı, ‘devlet ve bireysel inanç meseleleri’ ayrımı gibi iddialar ne kadar dürüst iddialardır? Devam edersek; Bu ayrım mevcut sistemlerin dünya piyasalarındaki rekabetler savaşında, yaşamın ve birlikte yaşama idealinin en cazip vizyonu olabilecek kadar gelecek vaad ediyor mu? Yeterince kudretli, kuvvetli ve dayanıklı mı?

    Bizde din konusunda çok yaygın olan bu görüşü ortaya atan ilk isim Friedrich Schleiermacher aslında, aydınlanmacı münekkidlerin saldırılarına karşı, dinde kendine has, müdahale edilemez bir alanı korumaya almayı amaçlıyordu. Schleiermacher “Reden über die Religion” (Din hakkında konuşmak) isimli eserinde dini, “O’nun doğasında ne düşünmek ne de harekete geçmek vardır. O sadece bir görüş ve hissediştir” şeklinde tarif ediyordu. Bu düşünce o kadar büyük bir itibar kazandı ki, din hakkında genel kabul gören düşünce biçimi haline geldi. İslam’ın içeriğinde yer alan Sufizm, yanı İslami mistisizm’in dikkat çekici popülizmine mukabil, Ortadoks İslam’ın Avrupa’da kabul görmemesinin altında bu düşünce yatar. Aynı şekilde, bu düşünceden hareketle saf Avrupalı, Budizm ve Hinduizm gibi mistik dinlerin de insan hayatına mudahale etmediklerine inanır.

    Eğer “din”i, görüş ve duyguya indirgerseniz, değişik dini kültürlerin beraberlerinde getirdikleri sürtüşme noktalarını parantez içine, yani karantinaya alır; bu noktaları yanyana getirerek birbirlerini ölçmelerine ve birbirlerini bileyerek düzeltmelerine fırsat vermezsiniz. Bir taraftan değişik dinler arasındaki sürtüşme noktaları için bunu yapar, diğer taraftan da; “görüş ve duygularımız”la, “sosyal ve siyasi” varlığımız arasındaki sürtüşme noktalarının da üstünü kapatırsınız. Bu durum, yüz yıl önce Schleiermacher’in “Dinler Hakkında” yaptığı konuşmalarla kökleri atılan, barış lutfeden veya mevcut barışı koruyan Vestfalyacı barışın bir taktiğidir.

    Aramızdan bir çoğu böyle inanıyor ve bu şekilde hareket ediyor. Bu kabul özellikle de, hiçkimse kendilerine hesap soramadığı için veya böyle bir beklenti içine giremediği için, aslında böyle bir beklenti çok da ayıp karşılandığı için herhangi bir dine mensup olmayanlar, bir iman ve tasavvur dünyası bilinci içinde bulunmayanlar için geçerli oluyor. Bizler, içgüdüsel inançlarımızı kamusal alandaki gerçeklerle denetlemekten uzak duruyoruz veya inançlarımızdan utanıyor, onları yarım yamalak ikrar ediyor, rasyonelleştiriyor, tabiri caizse siyasi diskurs’a uydurmaya çalışıyoruz.

    'Görüş' ve 'duygu' kavramlarını teker teker vurgulamak yerine, ikisini de törpülemeyi deneyelim. Çok tatsız, pasif bir ruh dünyası çıkacaktır karşımıza. Bu dünyayı çekilir hale getirecek, eksiklerini telafi edecek teknikler de çok dolambaçlıdır, örneğin; En çok izlenen program saatlerinde sergilenen basit tavırların yaygınlaşması, psikoterapistlerde oluşan uzun hasta kuyrukları, üzerinde düşünülmeden altı çizilen fikirlerle dışa vurulmaya çalışılan bastırılmış öfkeler... Bütün bu istikrarsızlık ve insicamsızlık hayatımızın çeşitli alanlarını kapsayan genel bir vizyon haline gelmiştir.

    Peki, bizim inanç tasavvurlarımız, iç güdüsel kabullerimiz ve dini duygularımız (post veya Pseudo) nelerdir acaba? Daha soru sorulurken, bu konuda hiçbirşey bilmediğimizi anlarız. Sohbet programlarında veya Psikiyatristimizin karşısında iç dünyamızla ilgili detaylar hakkında atıp tutarak, dünya görüşümüz ve –geleneksel kabullere dayansın, dayanmasın- dinsel tasavvurlarımız konusunda ciddi sorumluluklar yüklenmeyi ve onları tartışmaya açmayı unuttuk. Bu inanç tasavvurlarının aslında ne olduklarını ancak birileri bu görüşlere katılmadıkları veya reddettikleri zaman anlıyoruz; örneğin müslümanlarla karşılaştığımız zaman veya günlük haber programlarından birinde bir konuşmacı, piyasalarda çok da tutulmayan bir kadın tasvirinin propagandasını yaptığı zaman...

    Etki alanlarının kusursuz bir şekilde birbirinden ayrıldığını iddia ediyoruz ama, kabul etsek de etmesek de, artık çok da bariz olmayan inanç tasavvurlarımıza konuşma yasağı koyuyoruz veya onları tartışmamak zorunda olduğumuz düşüncesini gayet makul karşılıyoruz. Belkide, esasında birbirine son derece bağlı olan etki alanlarının (siyaset ve din) birbirlerine karışmasını sağlıksız bulmamızın altında yatan neden de budur. Bizler, temel inanç tasavvurlarımızın tartışılması konusunu içgüdüsel bir tabuyla kuşattık. Onları sadece gizlemiyoruz, onların neler olduklarını dahi belirlemeden, büyük bir kıskançlıkla sadece kendimize saklıyoruz. Bu suretle belki dini duygularımız korunmuş oluyorlar ama, uğradıkları dışlanmadan mütevellit zamanla körelmeye de başlıyorlar.

    Belkide bu tür inanç tasavvurlarımız falan yok. İşte bu düşünce bizi çok rahatlatabilir. Eğer prensiplerimiz yoksa, hiçkimse bizi sarsamaz. Anayasaya, Demokrasiye ve Hukuk devletine bağlılığımızı dilimizle ikrar ederiz ancak bunların ne oldukları sadece uzmanları ilgilendirir. Artık muhalif bir kamuoyunun bizim siyasi kurumlarımızın ötesinde meşgul olabilecekleri bir mesele de kalmamıştır ortada. Siyasi sistem ve alternatif siyasi vizyon arasındaki bu uyumun korkutan bir tarafı vardır. Bu uyum, artık farklı alternatiflerin öne sürülmesinin mümkün olmadığını işaret etmektedir.

    Müslümanlardan, ayrılmaları esasında mümkün olmayan öğeleri birbirlerinden koparmalarını isterken aslında, onları bizim sahip olduklarımızdan çok yüksek prensiplere sahip olmakla ve bu prensiplerini ortaya koymakla suçluyoruz. Onları bireysel faydanın ötesinde bir vizyon sahibi olmakla suçluyoruz. Bizler anlaşıldığı kadarıyla, mevcut statüyü koruma konusunda müslümanlardan daha duyarlı(!) olduğumuz için ve müslümanların sahip olduğu bu vizyonu asla tanımadığımız için onu bir tehlike olarak görüyoruz. Müslümanlardan bu iki mühim etki alanını birbirinden ayırmalarını beklemek, onlara şunu demektir; size verdiklerimizle memnun olmayı bilin, daha fazlasını istemeyin. Peki, biz bu durumdan ne kadar ve nereye kadar memnun kalabiliriz?

    21. yüzyılda şüphe taşımayan bir inanç tasavvuru yok artık. Sorgulanmayan bir din yok ancak aynı zamanda; sorgulanmayan düşünce biçimi, mantıklı bir fikir ve hatta bizim, başarıya endekslenmiş biyografilerde çok yaygın bir şekilde karşımıza çıkan faydacı zihniyet de yok. Kamuya açık alanlardaki tartışma platformlarında karşımıza çıkan vizyon eksikliği ancak, genelimizin ortalama bir huzura sahip olduğu yolundaki bir tahminle izah edilebilir. Siyasilerimizin de aldıkları kararlarla sadece mevcut durumu korumaya çalıştıklarını gözlemliyoruz. Vasat bir memnuniyet durumu büyük bir lütuftur lakin, manzaraya kuş bakışı baktığımız zaman bunun aynı zamanda çok aldatıcı olduğunu farkederiz. Bilahere, günümüzde çok az sayıda sosyal vizyonun siyasal İslam anlayışından daha itici olduğunu söyleyebiliriz ancak, salt bir vizyon sahibi olmaları hasebiyle, müslümanların bir çoğumuzdan daha hızlı bir şekilde çağı yakaladıklarını da kabul etmek zorundayız.


    (TIMETURK / Almanya)

    İslam'ı örnek alamaz mıyız? 410720090401115035455
    Sayfa başına dön Aşağa gitmek
    http://muhtesimturhan.yetkinblog.com
    Necati
    NormaL ÜyE
    NormaL ÜyE
    Necati


    Mesaj Sayısı : 425
    Yaş : 50
    Nerden : istanbul
    Teşekkür Sayısı : 397
    Kayıt tarihi : 21/12/08

    İslam'ı örnek alamaz mıyız? Empty
    MesajKonu: Geri: İslam'ı örnek alamaz mıyız?   İslam'ı örnek alamaz mıyız? Icon_minitimeCuma Nis. 17, 2009 9:31 pm

    selam abe emeğine sağılk
    Sayfa başına dön Aşağa gitmek
     
    İslam'ı örnek alamaz mıyız?
    Sayfa başına dön 
    1 sayfadaki 1 sayfası
     Similar topics
    -
    » Arkadaş mıyız,dost mu?
    » İSLAMİ TERİMLER
    » İSLAMİ SORU VE CEVAPLAR
    » İSLÂMÎ YAZMALARIN TARİHÇESİ
    » İsLami Mini Sözlük

    Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap verebilirsiniz
    .Sözüm Ona. :: İSLAM ve İSLAM' a DaiR-
    Yeni Başlık Gönder   Cevap GönderBuraya geçin: